İnsan yaşamı boyunca önemli kritik ve gelişimsel süreçleri içeren döngülerden geçer.  insanın gerek bedensel gelişiminde gerek psikolojik ve zihinsel gelişimin  önemli dönemlerinde daha majör bulgular vererek gerçekleşen psikolojik değişimleri içerir. Yaşam döngüsünde en kritik zamanlar bebeklik, 2 yaş, 4 yaş, okul çağı, adölesan, yetişkin olma, anneliğe geçiş ve annelik diyebiliriz. Bu kritik geçişlerin hepsi birbirini zincirleme etkilediği gibi çocukluk çağında ailenin ve çevrenin katkılarıyla gerçekleşen duygusal ve bilişsel öğretiler doğru ya da yanlış bir şekilde insan bilinçaltına kodlanır ve bir sonraki yaşam dönemlerini de etkiler. Burada en çok üzerinde durmak istediğim anneliğe geçiş ve annelik dönemindeki psikolojik değişimlerdir. Gebelik, doğum eylemi  ve doğum sonrası hem anne hem ve bebek için en önemli psikolojik dönemleri içermektedir. Gebenin çevresindeki kişiler bu duygusal ve psikolojik değişimleri, hormonal değişimlerin farkında olarak anne adayına destek olmalı onun yanında olmaya çalışmalıdır.

İnsan çocukluktan itibaren sürekli gelişim göstermeye devam eder. İnsanlar için annelik ve babalıkta hayatlarına oldukça önemli bir sorumluluk ekleyen bir insan yavrusunun sorumluluğunu alarak önemli bir gelişimsel döneme girmektedir. Bu dönemin kendine özgü duygulanımları ailelerde genellikle bilinçsizlikten ya da farkındalık eksikliğinden çatışmalar meydana gelebilmektedir. Bu çatışmaların olması ve anneliğe babalığa geçiş döneminin daha huzurlu, keyifli ve sağlıklı atlatılması için anne ve baba adayları kendilerini  geliştirmeli ve bu dönüm noktasına hazırlık  yapmaları en doğru yol olacaktır. Bu işin en kolay yolu en ekonomik yolu okumaktır. Çocuk yetiştirmek çocuğun sadece fizyolojik ihtiyaçlarını karşılamaktan ibaret değildir.  İnsan yavrusu bilinçli bir varlık olarak doğar. Bilinçli bir varlık olan insan varlığının doğru şekilde gelişimini sağlamak için anne babaların görevidir. Bütün bu  durumların doğru ve iyi bir yolda ilerlemesi için gebelik döneminin psikolojik ve bilişsel olarak  verimli geçmesi anne ve baba adayı için oldukça yararlı olacaktır. Verimli ve olumlu psikolojik bir yapıyla doğuma girmek doğum sürecini önemli ölçüde olumlu etkiler ve doğum sonrasının gidişatını iyi yönde değiştirir.

Değerli anne adayları kadın bedeni fizyolojik olarak nasıl doğuracağını biliyor. Doğum eylemi diğer bütün varlıklarda olduğu gibi kadın bedeninde kodlanmış olarak duruyor. Kadının doğum eylemine bakış açısı tamamen doğal ve fizyolojik bir değişim olarak algılanmalı ve doğuma dair korkular yerine  olumlu düşünceler ve telkinler verilmelidir. Bu yazımı okuyan gebeler başkalarının doğum hikayelerini dinlemeyin. Olumlu  hikayeler dinleyebilirsiniz olumsuz duygu düşüncelere kulaklarınızı tıkayın. Korkunun bedeninizi ve doğumunuzu yönetmesine izin vermeyin. Doğumu bedeninize bırakın. Bedeniniz nasıl doğuracağını iyi biliyor. Korkunun doğum eyleminde  salgılanan hormonları olumsuz etkileyeceğini unutmayın.

Değerli baba adayları doğumdan sonra  eşinizin hassas ve oldukça duygusal döneme gireceğini unutmayın.  Doğum yapmış bir annenin sevgi ve ilgiye, anlayışa ihtiyacının olacağını unutmayın. Doğum sonrası dönemde kadının yanında olacaklar çok fazla yorum yapmayıp olumlu telkinler verelim. Yeni anneleri  yormayalım her konuda yardımcı olalım.

 

Doğum Eylemi ve Psikolojisi
Summary
Doğum Eylemi  ve Psikolojisi
Article Name
Doğum Eylemi ve Psikolojisi
Description
gebelik, doğum ve doğum sonrası dönemde psikoloji
Author
Publisher Name
Ebe Çiğdem Çayır Doğum Koçu / Doula Danışmanlığı
Publisher Logo

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir